İstanbul‘da faaliyet gösteren Gün Hukuk Bürosu Malpraktis davası avukatıolarak sağlık hukuku ile ilgili davalarda avukatlık ve hukuki danışmanlık hizmeti sunmaktadır. Avukatlarımız malpraktis davası avukatı olarak sağlık hukuku ve malpraktis davaları konusunda edindikleri deneyim ve bilgiler çerçevesinde, müvekkillerimize en etkili sonucu sağlamak için danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedirler.
Malpraktis davası nerede açılır?
Malpraktis durumunda tedavi eğer kamudaki bir hekim müdahalesi ile uygulanmışsa davada idare hukuku kuralları uygulanacak, idare mahkemesinde dava açılacaktır. Kamuda değil de özelde bir müdahale söz konusu ise açılacak maddi manevi tazminat davasının adli yargıda görülmesi, davanın tüketici mahkemelerinde açılması gerekmektedir.
Malpraktis davası kime karşı açılır?
Malpraktis davalarında davacı, yanlış müdahale nedeniyle zarar gören kişidir. Davalı ise, tedavinin kamuda mı özelde mi gerçekleştirildiğine göre değişiklik arz etmektedir. Özen yükümlülüğüne aykırı davranan hekim kamuda ise dava idareye karşı açılacak, idare de hekime kusuru oranında rücu edecektir. Tedavi özelde uygulanmışsa davalı tedaviyi uygulayan hekimdir. Hasta, aynı zamanda hastaneye karşı da davasını yöneltebilir.
Malpraktis davasında maddi manevi tazminat nasıl belirlenir?
Hasta, uğradığı haksız fiil nedeniyle maddi manevi tazminat talebinde bulunabilecektir. Bu bakımdan, hastane masrafları, operasyon masrafları, tedavisinin devamlılık arz etmesi durumunda gelecekteki masrafları, mahrum kaldığı kazançları, çalışamadığı günler için uğradığı kazanç kayıpları, iş gücünün ya da para kazanma gücünün kaybı nedeniyle uğradığı kaybı hasta tarafından talep edilebilecektir. Öte yandan hasta veya gerekli şartlar gerçekleştiğinde hastanın ailesi de hatalı tıbbi müdahale nedeniyle manevi olarak zarar görmüşlerse (acı, elem, özgüven kaybı, psikolojinin bozulması gibi) zararlarına karşılık olacak şekilde makul bir miktarı davalıdan tazmin edebileceklerdir.
Malpraktis nedeniyle ceza davası açılabilir mi?
Ceza hukuku bakımından ilgilinin rızası varsa suç oluşmayacaktır ancak ilgilinin rızası sağlık hukuku bakımından nasıl mevcut sayılacaktır? Sağlık hukuku bakımından ilgilinin rızasının bulunduğunun kabulü için doktorun müdahalesinin tedavi amacıyla olması, müdahalenin tıbbi standartlara uygun olması, hastanın muhtemel risk ve sonuçlarla ilgili bilgilendirilmesi ve hastanın tüm bu hususlara karşı beyan/rıza açıklayabilecek ayırtım gücüne sahip olması şarttır. Bu hususların bulunmaması halinde bir zarar varsa hekim açısından kasten öldürme, kasten yaralama, neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama taksirle öldürme, taksirle yaralama, suçları oluşabilecektir. Son olarak kamudaki doktorlar bakımından soruşturma yapılabilmesi soruşturma iznine bağlı iken özeldeki doktorlar için bu durum söz konusu değildir.
İstanbul Malpraktis Davası Avukatlarımıza Ulaşın
Malpraktis davası hakkında bilgi edinmek için iletişim bilgilerinde yer alan telefon numarasını arayabilirsiniz.